4 Şubat 2008 Pazartesi

Hemen Biten Hafta Sonları :(

Yine bir hafta sonu daha geride kaldı. Hiç bişey anlamadan geçti. Yoruldum mu, dinlendim mi farkında değilim. Geçen cumartesi akşamı Selim, ben ve tatlı kardeşim Elif'imle birlikte İzmit Musiki Derneğinin 60. yıl konserine gittik. Çok güzeldi. Eskiden TRT'de yayınlanan Türk Sanat Müziği konserlerini görünce biraz içim daralırdı ama konsere gitmek gerçekten zevkli. Selim bayılır, bizim için de keyifliydi doğrusu. Ünlü besteciler konuk olarak davet ediliyor, zaten koronun şefi Erdinç Çelikkol. Çok sevimli ve kibar biri. Hani şu: Gel gönlümü yerden yere vurma güzel ne olursun... şarkısının bestecisi. 60. yıl konserinin konukları besteci Sadun Aksüt, Mustafa Sağyaşar ve Mithat Özyılmazel'di. Canlı izlemek çok farklı, Tv'de rastlasak çabucak kanal değiştiririz -maalesef- ama konsere gelen gençleri görüncede mutlu oluyorum. 17-18 yaşlarında gençlere mutlaka rastlıyoruz. Mithat Özyılmazel'in şiir okuduğunu da bilmiyordum, okuduğu şiirler helede İlkan San'ın Tarancı'ya cevap olarak yazdığı şiiri çok güzel okudu. Hemen bir kaç dörtlük ekliyorum. Vazgeçtim şiirin tümünü ekliyorum.

Yaş 35 yolun yarısı değil
O senin zamanındaydı Tarancı
Yollarımızı, yaşlarımızı şaşırdık
Ne doğduğu belli güneşin, ne de batışı
Ar damarı çatladı, değişti kalp atışı
Yitirdik neyimiz varsa güzelden yana
Bozuk para gibi harcıyoruz birbirimizi
Doğru olanı terk ettik, yanlışa saptık
Kardeşkanına buladık elimizi
Kimse kurtaramaz Tarancı, kimse bizi
Zamansız yağıyor şakaklara kar
Mor halkalar koyu, çizgiler derin
İçimizde özlemi güzel günlerin
Sana dost olan aynalar bize yabancı
Genç ile ihtiyar farksız şimdi Tarancı
Gökyüzündeki renkler daha başkalaştı
Sular daha çabuk boğmakta insanları
Ateş daha da çok yakıyor benliğimizi
Dert üstüne dert, acı üstüne acı
Kıyamet kopacak, kopmalıdır da Tarancı
Mevsimler değişti bir bir
Ne kışın kış olduğu belli, ne yazın yaz
Cenazeler, tarumar olmuş bahçeler
O kadar çoğaldı ki Tarancı
Üzüntüler bir anlık gözyaşları yalancı
Senin dediğin taht misali o musalla taşına
Konmaya değmez oldu insanlar
İstemez bundan böyle bu toprak bizi
Elimiz harama, dilimiz yalana alıştı
İnsanlıktan ırak kıldık kendimizi
Kimse kurtaramaz Tarancı, kimse bizi

İLKAN SAN, ne güzel yazmış değil mi?